7 Aralık 2022 Çarşamba

BOR

 

 
Burada çok önemsediğim Bor elementi için bir alan oluşturma ihtiyacı duydum. Seramik sektörü için de çok önemli bir yeri olan bor ve bileşikleri, rezerv olarak yurdumuzda önemli bir hacme sahip ve dünya ortalamasında ise çok yüksek bir noktada. Kullanım alanı adına dünyada gittikçe önem kazanan bor, çağın yarı metali olarak da adlandırılmakta. Yakıt ve enerji sektöründe gelecekte petrolden daha fazla değer kazanacak. Yakın geçmişte, enerjisini bordan alan yerli otomobilimizi ürettiğimize sevindik.

Fakat bu sevincimiz kursağımızda kalabilir. Ulusal politika olarak çok ciddi bir biçimde üzerinde durulması gereken bor için, bence kendi başına bir bakanlık dahi oluşturulabilir. Yunan komşumuzda Ege Bakanlığı, Arap ülkelerinde petrol bakanlığı gibi stratejik bakanlıklar örneği hatırlanabilir. Sırf bor üzerine kurulacak politikalar, stratejiler, çok önemli kozlar olarak kullanılabilir. Rahmetli Ünal Cimit de, boru çok önemseyen ve her fırsatta vurgulayan bir seramikçi idi. 1982 tarihli bir Arayış dergisindeki röportajında şunları söylemişti:



BOR KULLANIM ALANLARI:
-Ağartıcı üretimi
-Ağır Metal Temizliği
-Ahşap Koruma
-Akü Üretimi
-Alerjik Hastalıkların Tedavisi
-Alev Geciktirici
-Altın Rafinasyonu
-Antibiyotik Üretimi (Boromicyin)
-Antifiriz
-Artrit Tedavisi
-Aşındırıcılar
-Atom Reaktörlerinde
-Beyin Fonksiyonları (Vücutta)
-Bilgisayar Disk sürücüleri
-Cam Elyafı
-CRT Ekran üretimi
-Çelik Üretimi
-Çelik Sertleştirici
-Çürüme koruyucu (Ahşapta)
-Çimento Üretimi
-Darbe Emiciler
-Depreme Dayanıklı Bina İnşası
-Deterjan Üretimi
-Devre Kartları Üretimi
-Diş Macunu Üretimi
-Doğru Akım Motorları
-Dökme Demir Üretimi
-Elektrik Üretimi
-Elektrolit Kaplama Sanayi
-Elektron Emitteri Üretimi
-Emaye Üretimi
-Ergitme Hızlandırıcı
-Far ve Sinyal Camları
-Fiberoptik
-Fotoğraf ve Film Banyo Tuzları
-Frit ve sır üretimi
-Fırın Kapları Üretimi
-Füze Yakıtı
-Hava yastıkları (Otomobil)
-Hidrolik Yağ
-Hidrojen Üretimi
-Hücre Yakıtı
-İçten Yanmalı Motorlar
-İnşaat sektörü
-Jet Yakıtı
-Kanser Tedavisi
-Kalsiyum, Magnezyum, Fosfor Dengesi (Vücutta)
-Katı Yakıtlar
-Kauçuk Sanayi
-Kağıt Endüstrisi
-Kas Gelişimi (Vücutta)
-Kemik Oluşumu (Vücutta)
-Kondansatör Üretimi
-Kompozit Malzemeler
-Kozmetik Sanayi
-Kurşun Geçirmez Cam
-Küf ve Mantar Önleyici
-Kozmetik
-Lastik Endüstrisi
-LCD Ekran üretimi
-Manyetik Cihazlar
-Metal Elektrolitleri Üretimi
-Menopoz Tedavisi
-Mıknatıs Üretimi
-Mikrodalga Tüpü Üretimi
-Mikrop Öldürücü
-Moleküler Biyoloji
-Mumyalama
-Nikel Kaplama
-Nötron Kalkanı
-Nükleer Absorban
-Nükleer Atık Depolama
-Optik Cam Üretimi
-Osteoporoz Tedavisi
-Petrol Boyaları
-Pil Üretimi
-Plazma Ark Yalıtkanı Üretimi
-Pirotekni
-Protein Ayrıştırma
-Psikiyatri
-Piyade Tüfeği Üretimi
-Plastik Sanayi
-Porselen Üretimi
-Radar Dalgası Soğurucular (ABD Stealth Figter Uçakları)
-Radyoterapik Tümör Öldürücü
-Sabun Üretimi
-Sensör Üretimi
-Sentetik Gübre Üretimi
-Spor Malzemeleri Üretimi (Kayak, Tenis raketi)
-Süper İletken Üretimi
-Sürtünme Azaltıcı üretimi
-Tabanca Üretimi
-Tank Üretimi
-Tekstil Boyaları
-Termoelement Kılıfları
-Top Üretimi
-Vakum Ergitme Potası Üretimi
-Verim Arttırıcı (Tarımda)
-Yakıt Katkı Maddesi
-Yapay Organ Üretimi
-Yarı İletken Üretimi
-Yanmaz Boyalar
-Yüksek Dereceli Fırın İskeleti
-Yüksek Isı Transistörleri
-Yüksek Hassasaiyet Conyası Üretimi
-Zımparalar
-Zırh Sanayi
Bu liste uzar gider. En az 2500 sanayi ve yan ürününde kullanıldığı saptanan bor için, hepimiz duyarlı olmalı ve bu zenginliğimize sahip çıkmalıyız. Yabancı güçler tarafından Bor madenlerimizin özelleştirilmesi amacıyla baskılar yapılmaktadır. Güncel Basında ne yazık ki yeterli bilgilendirilme yapılmamaktadır. Korkarım ki, yakında elin yabancısından, çuvalla para ödeyerek kendi borumuzu almak zorunda kalacağız.
Bilim Teknikte bor için şöyle bir kısa tarif yer almakta: "Amorf bor, ayırt edici yeşil rengi için pirotekni (fişekçilik) alanında ve ateşleyici olarak roketlerde kullanılır. Tenis raketlerinin, nükleer santrallerde kullanılan regülatörlerin ve ısıya dayanıklı cam ürünlerinin yapımında da önem taşır. Borun en önemli ticari bileşiği, yalıtım amaçlı cam elyafının ve bir ağartıcı olan sodyum perboratın yapımında kullanılmaktadır. Diğer bor bileşikleri de, borosilikat camların yapımında kullanılır. Tekstil alanında önem taşıyan bir diğer bor bileşiğiyse, borik asittir. Elektriğe kaşı yalıtkan davranırken, bir metalinkine benzer ısı geçirgenliği gösteren boron nitrit bileşiği, aynı zamanda, karıştırıldığı herhangi bir maddeyi elmas sertliğine getirici özelliktedir. Titanyum ve tungsten ile birlikte kullanımı sonucunda, ağırlığı düşük ancak ısıya karşı dirençli alaşımlar elde edilir. Boron-10 izotopu, nükleer santrallerde ortamdaki nötronları hızla emerek tepkimeleri yavaşlatmak ya da durdurmak için, nükleer radyasyona karşı kalkan olarak ve nötron belirleyici aletlerde kullanılır. Yakın zamanda artrit (eklem iltihabı) tedavisinde kullanılmaya başlanan bor bileşikleri de umut vaat ediyor. Göz dezenfektanlarının bileşiminde de bor bulunuyor."
Borla ilgili sempozyumlar, etkinlikler düzenleniyor. BOREN adlı bir de ulusal araştırma enstitüsü var. Bu enstitünün sayfalarında ise bor ile şu bilgiler yer almakta: "Bor, periyodik tabloda B simgesi ile gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81 olan metalle ametal arası yarı iletken özelliğe sahip bir elementtir. Periyodik cetvelin 3A grubunun ilk ve en hafif üyesidir. Temel hal elektron konfigürasyonu 1s2 2s2 2p1’dir.
Bor elementi 8B, 10B, 11B, 12B, 13B izotoplarından oluşmaktadır. En kararlı izotopları 10B ve 11B’dir. Bu izotopların tabiatta bulunma oranları sırasıyla % 19.1-20.3 ve % 79.7-80.9’dir. 10B izotopu, çok yüksek termal nötron tutma özelliği gösterir. Böylelikle nükleer malzemeler ve nükleer enerji santrallerinde kullanılabilmektedir. Türkiye’de 10B izotop oranı yüksek bor cevher yatakları bulunmaktadır.
Çeşitli metal veya ametal elementlerle yaptığı bileşiklerin gösterdiği farklı özellikler, bor bileşiklerinin birçok endüstride kullanılmasına olanak sağlamaktadır. Bor, bileşiklerinde metal dışı bileşikler gibi davranır, ancak, farklı olarak saf bor, karbon gibi elektrik iletkenidir. Kristalize bor, görünüm ve optik özellikleri açısından elmasa benzer ve neredeyse elmas kadar serttir.

Borun saf elementi ilk kez, 1808 yılında Fransız kimyager J.L. Gay-Lussac ve Baron L.J. Thenard ile İngiliz kimyager H. Davy tarafından elde edilmiştir.
Bor, biri amorf ve altısı kristalin polimorf olmak üzere, çeşitli allotropik formlarda bulunur. Alfa ve beta rombohedral formlar en çok çalışılmış olan kristalin polimorflarıdır. Alfa rombohedral strüktür 1200C'nin üzerinde bozulur ve 1500C'de beta rombohedral form oluşur. Amorf form yaklaşık 1000C'nin üzerinde beta rombohedrale dönüşür ve her türlü saf bor ergime noktasının üzerinde ısıtılıp tekrar kristalleştirildiğinde beta rombohedral forma dönüşür.
Bor, yerkabuğunda yaygın olarak bulunan 51. elementtir. Bor tabiatta hiçbir zaman serbest halde bulunmaz. Doğada yaklaşık 230 çeşit bor minerali olduğu bilinmektedir. Yaygın olarak bulunan bor minerallerinden bir tanesi bir tür aluminoborosilikat minerali olan ve yapısında %10’a kadar bor içerebilen Turmalin’dir. Ancak, sanayide alkali ve toprak alkali bor mineralleri olan Tinkal (Na4B4O2. 10H2O), kernit (Na2B4O7. 4H2O), kolemanit (Ca2B6O11. 5H2O) ve üleksit (NaCaB5O9. 8H2O) kullanılmaktadır. Ticari maden yatakları sınırlı olup en çok Türkiye ve ABD’de bulunmaktadır.
Bor elementinin kimyasal özellikleri morfolojisine ve tane büyüklüğüne bağlıdır. Mikron ebadındaki amorf bor kolaylıkla ve bazen şiddetli olarak reaksiyona girerken kristalin bor kolay reaksiyon vermez. Bor yüksek sıcaklıkta su ile reaksiyona girerek borik asit ve bazı diğer ürünleri oluşturur. Mineral asitleri ile reaksiyonu, konsantrasyona ve sıcaklığa bağlı olarak yavaş veya patlayıcı olabilir ve ana ürün olarak borik asit oluşur."