Bu araştırmada ele alınan Çanakkale Seramikleri konusu, geleneksel Çanakkale Seramiklerini temel almaktadır ve bu seramiklerin günümüzdeki durumunu incelemektedir. Geleneksel Çanakkale Seramikleri olarak, Sanat Tarihi anlanında çok özel bir yere konumlandırılan bu seramik gurubu, kimi kaynaklarda üretim anlamında 20.yy. başlarına kadar tarihlendirilmektedir. Ele alınan kronolojik tablo incelendiğinde, Çanakkale kent olarak 16.yy. sonu- 17. yy başından 20.yy. başlarına dek konu edilen seramikler adına, özellikli durumunun sonucu bu seramiklerin üretimine ev sahipliği yapmıştır. Bu özellikli durum kimi araştırmacılarca kentin kozmopolit durumu iken, kimi araştırmacılarca, ihtiyaç materyali ya da üretilebilirliğinin kolaylığı, kimi durumda da önemli bir ticari meta oluşudur. Bizim temel aldığımız kavram ise tüm bunlara ek ve hatta daha üstünde olan bir konu Kültür dür. Kültüre verilen önem ve bunun korunması yüzyıllar boyunca gerçekleşmiş ve ne varki belirgin bir hızla bu önem, benzer örneklerde olduğu gibi yok olup gitmiştir.
Gelişen sanayileşme ve sentetik malzemelerin günlük yaşamda değer almaları, seramik materyallere duyulan ihtiyacı doğal olarak belirli alanlarda azaltmıştır. Plastik, PVC, aliminyum gibi mateyallerden üretilen günlük kullanım eşyaları, gelenekselleşmiş Türk kültür yaşayışında, seramik, ahşap, bakır gibi malzemelerden üretilenlerin yerini rahat bir şekilde yer alıp, neredeyse onları yok ederek, günlük yaşamda kendine köklü ve anlamlı bir yer edinmiştir. Anlamlı derken; bu durumu derinleme incelemek gerekliliğini vurgulamak ve bu durumun bir tür kültür yozlaşması olduğunu da vurgulamak gerekir.
Çanakkale seramikleri de kültürel aşınmadan kendi payına düşen gerekli kısmı hazmedip, günümüzde nereden nereye geldiğini yüksek bir sesle haykırmakta, Üniversite, özel seramik üreticileri ve akademisyenlerce, çağdaş anlamda yeniden ele alınarak, yorumlanarak yaşatılmaya çalışmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Çanakkale, Seramik, Geleneksel, Çağdaş, Kültür
17.yy. sonundan 20.yy başlarına dek seramik üretiminin gerçekleştiği Çanakkale'de, üretilen seramiklerin önemli bir bölümü deniz taşımacılığı ile ihraç edilmiştir. Büyük bir kısmı ise Anadolu topraklarına yayılmıştır. 17.yy.dan beri yoğun biçimde seramik ürettiği bilinen Çanakkale'nin 19.yy.ın ikinci yarısından itibaren fabrika büyüklüğünde oniki seramik atölyesinde üretim yapıldığı ve kentin en önemli gelirinin seramikçilik olduğu belirtilmektedir. Bu tarihlerde yurt dışına özellikle Yunanistan, Romanya ve Mısır'a büyük partiler halinde satışlar yapıldığı saptanmıştır (Bakla, 1991).
1.Dünya Savaşından sonra seramik üretimin durduğu ve Cumhuriyetin ilanı ile birlikte yeniden canlandırılmaya çalışılarak Ahmet Sakızlı Halil Usta ile birlikte ilk atölye kurulmuştur. Seramik adına gerçekleşen bu yeni yapılanma çalışmaları sonucunda;
-1936 da 6. İzmir Enternasyonel Fuarına Çanakkale'li ustalar katılmıştır.
-1936 da Cumhuriyet'in 13. kuruluş yıldönümü sergisine Çanakkale'li ustaların katılımı sağlanmış ve Ahmet Sakızlı Usta'nın başarı belgesi almıştır.
-1960'larda Çanakkale'de hala sırlı seramik üreten 7 seramik atölyesi kalmıştır. Barok dekorlu örnekler sona ermiştir.
-1960/1970 yılları arasında seramik üretiminde döküm yöntemi devreye girmiştir (Truva Atı, asker figürü).
-1972/1977 araştırmalarında Güngör Güner, 3 atölye ve 10 usta tespit etmiştir
-1978 yılından sonra çarkta şekillendirilen geleneksel çanakkale seramikleri sona ermiştir. Az miktarda sırlı testi ve saksı görülse de, soğuk boya ile dekorlu niteliksiz Truva atı (Pekşen, 2008) vb. figürler döküm tekniği ile üretilmiştir. Ayrıca 1963 yılında, şehir dışına taşınan seramik atölyelerinin Belediye Encümen kararı ile buna mecbur kaldığını da hatırlamalıyız.
1978 yılından günümüze gelindiğinde, çok az bir gelişme olmuştur. Çanakkale Belediyesi kayıtlarına göre, günümüzde belediyeye kayıtlı seramik üreten 20 atölye bulunması, bu atölyelerin büyük bir çoğunluğunun ise, niteliksiz seramikler üretmesi, Çanakkale'nin seramik adına geri kalmışlığını pekiştirmektedir.
Son 20 yıldır koleksiyoncular tarafından köy köy dolaşılarak evlerden toplanan, Çanakkale'de kalabilmiş olan geleneksel Çanakkale seramikleri, Çanakkale dışına taşınarak, özel kolleksiyonlara girmişlerdir. Çanakkale'de hali hazırda bir etnografya müzesi de bulunmadığından, yerel anlamda Çanakkale seramikleri ile ilgili herhangi bir teşhir ortamı oluşturulamamıştır. Yalnızca Çanakkale Arkeoloji Müzesi depolarında saklanan bir miktar Çanakkale Seramiği olduğu bilinmekte, ne var ki bu seramikler ise yalnızca bir dönem teşhirde kalıp daha sonra depolarda gözlerden uzak bir şekilde saklanmaktadır.
Bu durumda ortaya şöyle bir sonuç çıkmaktadır. Çanakkale'de, bir takım anlamsız seramikler üretilmektedir. Bu seramikleri üreten ustalar, geleneksel Çanakkale seramiklerini tanımamaktadırlar. Çünki bu bilgiye ulaşmak için büyük bir çoğunluğu hayatlarında hiç geleneksel Çanakakle seramiği görmemiştir, belki kentte buna uygun bir müze olmadığından belki de kentte yeterli sayıda orijinal Çanakkale seramik kalmadığından. Bu durum yerel üreticileri nispeten anlamsız ve niteliksiz seramik üretme yoluna sevketmiştir.
Buna ek olarak, yerel üreticiler olarak Çanakkale'nin yerel hammadde kaynaklarına ulaşmak da günümüzde imkansız duruma gelmiştir. Milli Park sınırları içinde yere alan Eceabat'taki ve şehir merkezindeki askeri bölge içinde yer alan kil temin yerleri kullanımı imkansızdır. Ucuz hammadde kaynağı olmayan yerel üreticiler bu konuda da sıkıntı çekmekte ve Menemen, Kınık gibi çömlekçilik merkezlerinden çömlekçi çamuru temini yoluna gitmekte ve bu durum da ekonomik olarak sıkıntı doğurmaktadır.
Prof.Dr. Erdinç Bakla'nın Çanakkale'deki seramik konusunda gerçekleştirdiği konferans ve toplantılarında sıklıkla ve önemle vurguladığı gibi, adını seramikten alan üç dünya kentinden bir tanesi olan güzide Çanakkale Şehri, seramikleri ile ne kadar övünüyor? Ne kadar sahip çıkıyor? Ne kadar gurur duyuruyor?
Kentte var olan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesindeki Seramik Bölümü ve ayrıca araştırma merkezleri arasında yer alan ÇASEM (Çanakkale Seramikleri Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi) ile çift koldan seramiğe sahip çıkarak, her türlü eğitim, sanatsal ve bilimsel aktivitelerle önemli etkinlikler, kongreler, sergi, yarışma, sempozyum, çalıştaylarla ulusal ve uluslararası platformda seramiğe destek verirken, hedefini geliştirerek arttırmaktadır. Bunun yanı sıra kentin diğer muhatapları (diğer bir değişle diğer dinamikleri) ne yapmakta?
Seramik adına kısa erimli olarak konuyu irdeleyip, Son yıllarda gerçekleştirilen çalışmalar aşağıda genel başlıklarla listelenmiştir.
-1995 Akköy'lü (Çanakkale) çömlekçi Ustası Mehmet Ali Gümüş'ün, konik bacalı kerpiç fırını ile ev atölyesinde seramik üretimine devam ettiği M.Fatih Karagül tarafından yerinde tespit edildi.
-2000 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü kuruldu.
-2000 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Çanakkale Seramikleri Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi (ÇASEM) kuruldu.
-Geleneksel Çanakkale Seramiklerini Yaşatma Derneği kuruldu.
-2000 ÇOMÜ GSF Dekanlığı olarak Çanakkale Seramiğinin Dünü, Bugünü, Yarını, adlı seramik Sempozyumu düzenlenmiştir.
-2003 "Toprakta Yaşam Bulan Kültür Mirası Çanakkale Seramikleri" sergisi, ÇOMÜ ve Geleneksel Çanakkale Seramiklerini Yaşatma Derneği işbirliği ile Çanakkale Etnografya Müzesinde (Eski Ermeni Kilisesi) gerçekleştirildi.
-2005 ÇOMÜ tarafından Eskiden Yeniye Çanakkale Seramikleri yarışması düzenlendi.
-2005 Prof.Dr. Erdinç Bakla “Dünya Seramik Kültürünün Eşsiz Halk Sanatı: Çanakkale Seramikleri” konulu konferansı ÇOMÜ Süleyman Demirel salonunda gerçekleştirdi.-2005 Prof.Dr. Erdinç Bakla “Sanat Çanakkale’nin Gelişmesine Katkıda Bulunabilir mi?” konulu konferansı ÇOMÜ Süleyman Demirel Salonunda gerçekleştirdi
-2006 ÇOMÜ Seramik Bölümü ve ÇASEM tarafından Ulusal Seramik Çalıştayı düzenlendi
-2006 -Belediyenin talebi ile, ÇOMÜ GSF Seramik Bölümü'nün organize ettiği 1. seramik hediyelik eşya tasarımı yarışması düzenlendi. Burada yer alan kutsal amaç şuydu: Yerel üreticilere fikir verici olmak için olumlu örnekler oluşturup, üreticilere motive etmek onlara destek olmak. Uluslararası Troia Festivali kapsamında duyurularak ödülleri dağıtılan bu yarışmaların sonucu ne oldu? Unutuldu gitti. Düzeltelim, Belediye binası ve evlendirme dairesi koridorlarını işgal eden camekanlarda yer alan (Belediye görevlilerince bile korunamayarak bir kısmı kırılmış) seramikler. Peki bunların yeri burası mı olmalı, yoksa bir müze mi? Belediyenin zaten böyle bir kent müzesi var, ama sanırım bu seramikler ya o müzeye layık değil, ya da o seramikler bu kente ait değil. Belediye amacına ulaştı mı? Hayır.
-2007 Uluslararası Troia Festivali kapsamında 2.seramik hediyelik eşya tasarımı yarışması düzenlendi. Sonuç bir önceki yıldan öteye gidemedi.
-2007 AKMED ve Akdeniz Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen Çanakkale Seramikleri Kollokyumuna, ÇOMÜ olarak 4 bildiri ile katılım sağlandı.
-2007 Yerel seramik üreticilerini de ilgilendiren, Leonardo Da Vinci B Tipi AB projesi Y Distance Learning and Support System for SME’s of the Cearmic Sector tamamlandı.
-2008 Çanakkale Valisi, Çanakkale Belediye Başkanı, Çanakkale Boğaz Komutanı, ÇOMÜ Rektörü, Çanakkale Rotary Kulübü bir araya gelerek, bir seramik konseyi kurulması için hazırlıklara başladı.
-2008 Çanakkale, Seramik Şehri Çanakkale Konseyi Projesi açılış toplantısı gerçekleşti.
-2008 Uluslararası Troia Festivali kapsamında 3.seramik hediyelik eşya tasarımı yarışması düzenlendi. Sonuçlar ilk iki yarışmadan da geride kaldı.
-2008 Prof.Dr. Erdinç Bakla“Eşsiz Çanakkale Seramikleri” konulu konferansı ÇOMÜ Troia Kültür Merkezinde gerçekleştirdi.
-2008 Belediyenin düzenlediği Uluslararası Troia Festivali kapsamında, ÇOMÜ GSF Seramik Bölümü'nün desteği ile gerçekleştirilen, Uluslararası Seramik çalıştayı düzenlendi. Bu çalıştay haber olarak belediye bülteninde bile yer alamamışken, Üniversite bülten ve web duyurularında detaylı bir biçimde yayınlandı (http://basin.comu.edu.tr/bulten/pdf/agustos2008.pdf). Uluslararası sanatçı ve akademisyenlerin katıldığı çalıştay, doğu bloku sanatçılarınca pompalanarak şişirilmeden, az ve öz elit kadrosu ile Singapur'dan İngiltere'ye, Japonya'dan Yunanistan'a yayılan katılımcı kitlesiyle (10 katılımcı) ÇOMÜ GSF Seramik atölyelerindeki çalışmalarla sonuçlandırılmıştır. TRT televizyonunda bile yayınlanan bu çalıştay, malesef Çanakkale'nin yerel kanallar olan Ton TV ve Kanal 17 tarafından farkedilememiştir. Sonuç: Katılan sanatçılara Belediye yetkililerince "merak etmeyin eserleriniz müzede sergilenecek" denmiş fakat üstünden yaklaşık 2 yıl geçmesine rağmen eserler, kente ait olmadığı için olsa gerek hala o kent müzesine girememiştir. Önemli bir nokta da da, servet edecek fiyatları ile, bu seramiklerin şimdi ne durumda oldukları sorusudur?
-2008 Çanakkale'yi doğru örnekler olarak temsil etmediği ve sağlığa aykırı yoz örnekler olarak, kentte çoğu kaçak üretilen ziftli seramiklere (kara mal da denmekte) dur demek amacıyla, ÇOMÜ GSF Seramik Bölüm Başkanlığınca, Rektörlük aracılığı ile Çanakkale Belediyesine bir mektup yazılmıştı. Bu mektup sonucu yaşanan gelişmelerle Belediye nezdinde bir takım kararlar alınarak bu seramiklerin üretiminin durdurulması, zabıta marifetiyle üretilenlerin toplatılması sağlanacaktı. Malesef alınmış olan kararlar henüz uygulamaya giremedi.
- 2008 Prof.Dr.Erdinç Bakla'nın ciddi çaba ve desteği ile Seramik Şehri Çanakkale Konseyi Projesi oluşturuldu. ÇOMÜ bu projenin partneri olacağını Rektör aracılığı ile duyurdu. Mevzu hemen Çanakkale'nin ileri gelenlerince sahiplenildi. Yetmedi Çanakkale Kent Konseyi, projeyi 6 nolu çalışma gurubu olarak web sayfasında duyurdu http://www.canakkalekentkonseyi.com/calisma.php (Ne yazıktır ki bu grupta Üniversiteyi temsilen hiç bir akademisyen seramikçi bulunmamaktadır). Burada amaç Kente bir seramik müzesi kazandırılmasıdır. Ek ve sembolik olarak da atölye çalışmaları konuya dahil edilmiş. Müze çalışması güzide mimarlarımızca, profosyönelce ve duygusal olarak devam etmektedir.
-Çanakkale'li ustalarla yapılan sohbet, ziyaret ve toplantılarda hep ortak sıkıntılar konuşuldu. Tasarım, üretim ve pazarlama sorunları. Tabi bunlar bilinçli üreticiler. Pazarlama hariç diğerleriyle ilgilenip çözüm olmak adına yardımcı olma sözü verildi. ÇOMÜ GSF Seramik Bölümü ve ÇASEM olarak, yerel seramik üreticilerinin eğitimine yönelik bir eğitim projesi hazırlandı. Bu projenin birer kopyası Belediye ve Rektörlüğe sunulmuş olup en azından 2 yıldan beri yanıt beklenmektedir. Çok geniş kapsamlı hazırlanan bu proje ile KOBİ olarak tüm atölyelere seramik ve Çanakkale seramiği teorik olarak tarihçesinden başlayarak, üretim alanında tasarım ve teknolojisine varıncaya dek bilimsel olarak ele alınıp, üreticinin kendi kendine yeter konuma gelene dek atölye desteğinin de verileceği bir uygulama olacağı vurgulanmıştır.
Çanakkale Seramikleri Üniversite olarak yurt dışında da duyurulup tanıtılmaktadır. Bu konuda Rektörlük tam destek vermektedir. GSF Seramik Bölümü ve ÇASEM personeli olarak akademik anlamda yayın, sergi ve workshoplara katılım sağlanmaktadır.
-2008 Yunanistan Midilli Adasında, 12.Panlesvian Seramik Fuarı sergisinde ÇOMÜ ÇASEM olarak ilk yurt dışı sergisi açıldı.-2009 Singapore Art Show çerçevesinde Essex Art Colony Open Studio etkinliğinde Çanakkale Seramikleri konusunda workshop yapıldı.
-2010 A.B.D. Florida 2.Jacksonville Türk Festivalinde ÇOMÜ ÇASEM olarak Çanakkale seramikleri tanıtıldı, sergilendi, workshop gerçekleştirildi.
-Örgütlenme adına var olmayan seramikçiler odası veya buna eşdeğer bir oluşum gerçekleştirilmelidir.
-Ürünlerde kaliteyi artırmak adına, Belediye yetkililerince yaptırımlar uygulanmalı, kalitesiz seramik üretimi engellenmelidir.
-Satış amacıyla, yerli ve yabancı tur firmaları ile bağlantılar kurularak, nitelikli atölyelere dikkat çeklmelidir.
-Nitelikli seramiklerin üretim ve satışı yerel idare tarafından desteklenmeli.
-ÇOMÜ tarafından düzenlenen eğitim programı acilen uygulamaya geçirilmelidir.
Kültürün korunarak yarınlara aktarılması, sanatın pek çok alanında olduğu gibi, seramiğin bu spesifik alanında da, çok önemli bir noktada bulunmaktadır. Kişisel ve toplumsal olarak atılacak yaratıcı adımlar, gerçekleştirilecek araştırma projeleri ve kültüre duyarlı yaklaşımlar sayesinde, sanatla iç içe insanca bir ortamda yaşamayı hak edebiliriz.
-Çizer, S., Çanakkale Örneğinde batı Anadolu Seramikçiliğinin Ege Adalarındaki Uzantıları, Çanakkale Seramikleri Kollokyumu Bildirileri, 24, 2008
-Pekşen S., Çanakkale Seramiklerinin Yeniden Yapılanma Çabaları ve Sonuçları, Çanakkale Seramikleri Kollokyumu Bildirileri, 55-59, 2008