14 Kasım 2011 Pazartesi

SİNGAPUR'LU SERAMİKÇİLERDEN BİR SEÇKİ







Uzakdoğu seramikleri, yurdumuzda çok fazla bilinmez. Varsa yoksa batı sanatı ve özellikle de Avrupa. Güney Amerika sanatı örnekleri de uzakdoğu seramikleri gibi bahtsızdır ve hatta daha da kötü durumdadırlar tanınmışlık adına. Çin ve Japon seramikleri bir parça olsun tanınır, daha az oranda da Kore seramikleri. Bunun dışındaki memleketler ve seramiikçileri sanki üvey evlat. Oysa ki çini, Anadolu topraklarına Çin seramiklerinin Osmalı döneminde sarayda popüler olmasıyla girmemiş midir? Ya da ihtiyar Avrupa; Marco Polo sayesinde porselenle haşır neşir olmaya başlamamış mıdır? Tarih kitaplarının ilgili bölümlerinde detaylı açıklamalar mevcut. Fakat, Malezya, Singapur, Filipinler, Seylan vs. vs. vs. gibi memleketlere ait seramikçi ve seramikler hem yaygın olarak hem de sanat ve eğitim materyali olarak pek karşımıza çıkmazlar. Tabi ki günümüzde internetten hemen her türlü bilgiye ulaşmak mümkün fakat bu nokta da Türkçe kaynak sıkıntısı baş göstermekte. Dolayısı ile, 2009 yılında gerçekleştirdiğim Singapur gezim sırasında, çektiğim fotoğraflar ve edindiğim bilgileri paylaşmakta yarar görüyorum. Genel olarak, gördüğümüz tüm seramikçiler bana göre mükemmeliyetçiler. Seramiklerin son durumları ve sunuşları doğal olduğu kadar kusursuz ve estetik. Tasarım ya da zevkiniz adına seramikleri beğenmeseniz bile kusur bulacak bir nokta tespit edemiyoruz ve hayranlıkla geçip gidiyoruz. Konu ettiğim sergileme mekanı galeriler olsa anlayabileceğim. Fakat kimi durumda seramikçinin evi, kimi durumda da bahçesi sergi mekanı olmakta. Bu durumda bile bir kusur bulamadık. Seramikler ağırlıklı olarak fonksiyonel olarak düşünülüp üretilmiş. Salt heykel olarak şekillendirilmiş olanlar da mevcut. Nobarigama, Ejder fırın yurdumuzda sıklıkla göremeyeceğimiz fırın türleri arasında ve bu fırınlar seramikçiler tarafından ustalıkla kullanılmakta. Bu fırınlarda pişirilen seramiklerin görsel etkileri de çok daha fazla zenginlikler sunmakta. Ayrıca klasik kamara fırınlar ve raku pişirimleri de yaygın olarak kullanılmakta. Sagar tekniğini kullanan seramikçiler de mevcut. Gezimiz sırasında bize eşlik eden seramikçi arkadaşımız, enine boyuna gerçekleştirdiğimiz farklı gezi programlarımız sırasında, farklı seramikçilerle de tanıştırdı bizi. Özellikle üstünde durmak istediğim Yang Pow Sing, çok büyük bir çömlekçilik işletmesinde çalışmakta. Ayrıca seramik heykeller de üretmekte ve bunları daimi olarak açık hava galerisinde sergilemekte. Ürettiği çömlekler ise çok küçük boyuttan çok büyüğe uzanan bir çeşitlilik gösteriyor. Bunların tümü fonksiyonel saksılar. Büyük bir kısmı ise park ve bahçe elemanı olarak düşünülebilir. Çok canlı renklerde kullanılan sırlar formları monotonluktan uzaklaştırmakta. Choon Kee, bizi evinde ağırlayıp misafir etti. Tümü çömlekçi tornasında şekillendirdiği seramikleri artistik sırlarla pişirilmiş. Sagar, oil spot, raku, akışkan sır örnekleri ilk bakışta gözüme çarpanlar. Şişe, vazo, çanak, kase gibi küçük formların her biri kendine has. Daha ziyade toprak tonda sırların hakimiyeti görülmekte. Bir diğer seramikçi Joyce Loo ise ev atölyesinde üretip sergilediği ürünleri ile Singapore Art Show Essen Art Colony 01 nolu mekan sahibi katılımcısı. Kendisinin fonksiyonel ağırlıklı seramikler ürettiğini söylesem de tek parça sanatsal heykelleri de mevcut. Bu heykellerin büyük bir kısmı ise yine çömlekçi çarkında üretilmekte. Toprak renklerin hakim olduğu sırlarının renk skalası, efektli sırlardan oluşmakta ve elektrikli kamara fırında pişen bu ürünler hijyenik açıdan da oldukça sağlıklı ve günlük kullanımda sofra eşyası olarak da kullanılabilmekte. Ayrıca henüz adını anmadığım 2 seramikçi daha bu listeye eklenebilir ki bu da yazının fazlasıyla uzamasına neden olacak. Bu noktada genel anlamda fikir verebileceğini düşündüğüm bu yazıya ilişkin daha detaylı bilgi edinmek isteyenler benle iletişime geçebilirler.

Değinilen gezi, M.Fatih Karagül, M.Berrin Kayman ve H.Numan Suçağlar tarafından 2009 yılında gerçekleştirilmiştir.